İçindekiler:
Geçen gün oldukça az büyüklükte bir devlet okulu sisteminin teknoloji direktörü ile Microsoft Azure Active Directory'deki hayal kırıklığını dile getiren biriyle konuşuyordum. Kısa bir süre önce bu kişilere bir Azure AD uygulaması boyunca rehberlik etmesi için konuyla ilgili bir KOBİ ekibi atanmıştı. Birkaç konferans görüşmesinden sonra, yönetmen “uzmanlar” ile ortaklığı terk etti, çünkü şimdiye kadar olduğundan daha fazlasını bilmediklerini anladı. “TechNet makalelerini olabildiğince kolay okuyabiliyorum” dedi.
Azure AD ve şirket içi AD'nin hibrit bir bulut ortamında entegrasyonu konusunda çok fazla karışıklık olduğu için bu şaşırtıcı değil. Genellikle ilk varsayım, Azure AD'nin basitçe bulutta bulunan geleneksel Sunucu AD'sinin kopya kopyası olduğu yönündedir. Bu yüzden bir şeyleri varsaymada çok fazla klişe var. (Bulut hizmetlerinin karşılaştırması için bkz. Dört Ana Bulut Oyuncusu: Artıları ve Eksileri.)
Azure AD ve Server AD'nin Farklı Ortamları
Gerçek şu ki, AD'nin bu iki versiyonu benzerliklerde olduğu kadar çok farklılığa sahiptir. Çünkü her biri farklı bir ortam etrafında inşa edilmiş.