İçindekiler:
- Tanım - İkinci Nesil Kablosuz (2G) anlamı ne?
- Techopedia, İkinci Nesil Kablosuz (2G) teknolojisini açıklıyor
Tanım - İkinci Nesil Kablosuz (2G) anlamı ne?
İkinci nesil kablosuz telefon teknolojisi (2G), 1991 yılında Finlandiya'daki Radiolinja tarafından Küresel Mobil İletişim Sistemi (GSM) standardında başlatılan telekom ağ teknolojilerini ifade eder.
2G'nin selefine göre en dikkate değer yükseltmesi, telefon görüşmelerinin dijital olarak şifrelenmesi ve spektrumda oldukça yüksek verimlilik olması ve bu da cep telefonları için daha yüksek penetrasyon seviyesine izin vermesidir. 2G ayrıca SMS metin mesajlaşma ile başlayan mobil veri servislerini tanıttı.
Techopedia, İkinci Nesil Kablosuz (2G) teknolojisini açıklıyor
İkinci nesil kablosuz, Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) tarafından sürdürülen ve açıklanan mobil telekomünikasyon için yapılmış bir standartlar kümesidir. Bu teknoloji, ses verilerini sıkıştırmak ve çoğaltmak için CODEC (sıkıştırma açma) algoritmaları kullanır. Bu teknoloji sayesinde 2G, bant genişliği başına daha fazla çağrı yapabilir ve SMS ve e-posta gibi hizmetler sunar. Hata kontrolü var ve gürültü tabanı düşürülerek ses kalitesi artırılabilir.
2G öncelikle iki teknolojiye ayrılmıştır. Zaman bölmeli çoklu erişim (TDMA) standartları, dünya çapında baskın olan GSM, ABD ve Kanada'nın bazı bölgelerinde kullanılan Japonya'ya özel PDC, iDen ve GSM'nin öncüsü olan D-AMP'leri içerir. Diğer 2G dilimi, GSM nedeniyle TDMA'ya kıyasla daha az kullanımda olan kod bölmeli çoklu erişimdir (CDMA). En iyi bilinen CDMA teknolojisi, Asya ve Amerika'nın bazı bölgelerinde kullanılan IS-95 veya cdmaOne'dur.
2G'nin dezavantajı, kulelere yakınlık ve yere çok bağlı olması ve dijital doğası sadece bu sorunu birleştirecektir. Analog sinyaller mesafe boyunca dejenere olur, sinyal anlaşılmaz hale gelinceye kadar sürekli olarak statik olur, dijital sinyal pürüzlü, açık-kapalı yapısı nedeniyle önemli ölçüde kesilir veya kaybolur ve bozulur. Bu, 2G sinyali azaldıkça, düşen çağrıların ve robotik sesin sıklığının daha yaygın hale geldiği anlamına gelir.
